5 Mayıs 2014 Pazartesi

BİRAZ GERÇEKÇİ OLURSAK...


                                                                                        

             Bu tuhaf bir döngü...Hayatımızdan birtakım şeyler hızla kayıp giderken,zaman da sanki bunlara yetişmeye çalışırcasına koşmakta.Hayatın telaşına kapılıp da göz ardı edilen,önemsizmişcesine hayatımızda yer kaplayan meseleler aslında zamanın çağrışımı ile bize kendini hatırlatıyor.Bu aşamadaki en büyük korkumuz, "Yerinde Sayma" olsa gerek."Yaaa o kadar zaman geçmiş mi üzerinden?,"Biz neredeydik,nereye gittik?......."Ne kadar yol aldık?" sorusuna,"Dirhem kadar yol alamamışız meğer" cevabını veriyorsak,bu durum daha en başta canımızı sıkmaya yetebilir.Oysaki emek verdiğimizi,çabaladığımızı düşünürüz ve ardından eksiklikleri eşeleyerek gün yüzüne çıkarmaya çalışırız.Burada ilk olarak başkasını suçlamak geçici bir ferahlık verebilir,evet belki de gerçekten suçlu olan karşımızdaki insandır,kabul.Ancak o geçici ferahlık diğer boyutu görmemize engel olur.Bahsedilen diğer boyut şudur ki;Ya biz ona bu suçu işleyecek fırsatı kendi ellerimizle sunmuşsak??İşte bu yüzleşmenin taa kendisidir:)İlk başta kabullenmesi biraz zor geliyor ama en azından kendi açımızdan birşeyleri sonuca vardırabilmek adına mükemmel bir adım:)

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder